1 Mayıs 2011 Pazar

Direniş

Uzuun bir zamandan sonra hem size hem kendime Merhaba.
Neden sessiz kaldım bu zamana kadar, inan bende bilmiyorum dostum. Acayip bir duygu yazamamak. Hep içime attım .Ata ata bu hale geldim . Kimi zaman twitera vurdum , kimi zaman yüzüme tokat vurdum , ama bir türlü kendime " eski Rojda" ya dönemedim. Demekki artık istesemde dönemem. İnsanların maskeleri, yüzleri arasında kaybolup gitti o Rojda. Nedensiz ! Boş yere ! Harabe oldu! .. Yazık .
Kimi zaman sustum. Suskunluğum asaletimdendir diyerek. Kimi zaman cevap verdim ama pişman oldum, keşke vermeseydim de bu kadar düşmeseydim. Sebepsiz yere neden sordum bana karşı yapılanlara. Aslında sormamalıydım. Neden sorarak niye vakit kaybediyorum ki, o beni kaybetti diyerek kestirip atmalıydım. Yaptığım en baştaki hata buydu. İçime atamamamdı bazı şeyleri . Keşke atsaymışım zaten çok doluydu , dolar dolar taşardı birine ama kime?..
Kimi zaman şafak sayarak, kimi zaman askerdeki yarimi yanımda olmasını isteyerek geçti zamanım. Ama olmadı tabiki . İnsanın her istediği olsaydı şu dünyada göğe ererdi başı zaten. Tam tersi istedikçe uzaklaştı, uzaklaştı, uzaklaştı. Derslere verdim kendimi , o da olmadı . Yani anlayacağın dostum tutunacak tek bir dalım kalmadı. Ama pes etmedim, hep dua ettim elbet Rabbim duyardı sesimi . Çünkü bunlar takılacak dertler değildi . Takılacak dert İnsanlarsa, sadece :))) ! bu kadar yani .
Bundan sonra sık sık karşılaşacağız dostum, artık içime atmak yok ! Seviyorum seni ve bu blogu okuyan takip eden tüm insanları .. Hoşcakalın :)

Hiç yorum yok: